Merhaba sevgili okur,
Bugün sizlere, sıradan gibi görünen ama aslında derin bir soruyu, “Levent hangi ülkenin?” sorusunu bir hikâye ile anlatmak istiyorum. Bazen bir kelime, bir isim, bizlere çok daha fazlasını anlatır; kökeni, tarihi, yaşamın derinlikleri hakkında izler bırakır. Bu yazımda, Levent’in bir ülkenin değil, bir yerin ya da bir kavramın ne anlam ifade ettiğini keşfedeceğiz. Hem de bir adamın ve bir kadının gözünden…
Bir Ada, Bir Ad ve Bir Aşk
Bütün hikâye, bir zamanlar uzak diyarlarda, Levent adında bir gencin, sakin bir köyde doğmasıyla başladı. Levent, aslında bir kelimenin ardında gizlenen çok şeyin simgesiydi. Ailesi ona bu ismi koymuştu çünkü o, köydeki bütün çocuklardan farklıydı; gözlerinde deniz, yelkenli gemiler ve bilinmeyen topraklara açılma hayalleri vardı. Fakat, yaşadığı köyde bu hayallerin peşinden gitmek, onun gibi bir gencin ulaşabileceği çok uzak bir şeydi.
Levent’in en yakın arkadaşı Meryem ise onun tam tersiydi. Meryem, köyün sıcak, samimi, geleneksel dünyasında mutlu oluyordu. Onun dünyasında, denizler uzak ve masaldan ibaretti. Meryem, her zaman Levent’in hayallerine sıkıca bağlanırken, ona gerçekliği hatırlatıyor ve hayalleriyle baş etmesine yardımcı oluyordu. Kadın, empatik bir şekilde, Levent’in yelken açacağı denizin her dalgasında onun kalp kırıklıklarına tanıklık etmek istemiyordu.
Bir gün, Levent, “Bir gün buradan gideceğim ve dünyayı keşfedeceğim,” dedi. Meryem onu destekledi ama aynı zamanda endişeliydi; o, Levent’in gitmesini istiyordu, fakat dünyayı ve Levent’i kaybetmekten korkuyordu. Kadınların dünyası, bazen en yakınlarını koruma içgüdüsünden beslenir, empati ve ilişkiler üzerine kurulur. Meryem, Levent’in gitmesi gerektiğini biliyordu ama onun güvenli bir limanda kalmasını, hayal kurmasını istiyordu.
Levent’in Stratejik Yolculuğu
Levent, içindeki hırs ve keşif arzusuyla büyüdü. Hayalleri onu bambaşka bir dünyaya sürüklüyordu. Levent’in bakış açısı stratejikti: Dünyayı keşfetmek için her adımını planlamalıydı. Bu yolculuk onun için sadece bir gezi değil, tüm hayatını şekillendirecek bir planın parçasıydı. Her detayıyla düşünülmüş, sistemli bir keşifti. Her ülkenin kültürünü, her toprağın değerini anlamak istiyordu. Ona göre, bir ülke ya da yer, yalnızca fiziksel bir nokta değildi, bir yaşam biçimiydi.
İlk kez denizlere açıldığında, Levent’in gözleri yeni bir özgürlüğün hayaliyle parlıyordu. Levent, bir anlamda “Levent” kelimesinin tarihsel kökenlerini keşfetmek istiyordu. Hangi ülkeden gelir, ne demekti bu kelime? Kendi kimliğini ve kaderini bulmaya çalışıyordu. Erkekler bazen hayatta çözüm odaklıdır; strateji ve planlama ile büyürler. Levent de öyleydi. Hayalini gerçekleştirmek için önce adımlarını doğru atmak gerekiyordu.
Kadın ve Erkek Perspektifinin Farklılığı
Levent, bir gün Meryem’e dönüp şöyle dedi: “Bütün bu dünyayı gördükten sonra, seninle tekrar karşılaştığımızda, hangi yerin bizim olacağına karar vereceğiz.” Bu cümlesi, erkeklerin çözüm odaklı düşünme biçimini çok iyi yansıtıyordu. Her şeyin bir planı vardı. Ama Meryem, bu planın tam tersini düşünüyordu. Kadınlar, genellikle ilişkisel dünyada kararlarını duygusal bağlarla verirler. Onun gözünde, hangi ülkenin, hangi yerin önemli olduğu değil, birlikte olmanın, anı paylaşmanın, birbirlerini anlamanın önemi vardı.
Levent ve Meryem’in ilişkisi, farklı bakış açılarını birleştiren bir hikâyeydi. Erkek stratejiyi, kadın ise duyguyu, ilişkiyi ön plana çıkarıyordu. Levent için dünya bir ülke haritasıydı, fakat Meryem için dünya, birlikte geçirecekleri bir ömür boyuydu.
4. Levent ve Soruya Dönüş
Hikâyemiz ilerledikçe, Levent’in amacı sadece bir yer keşfetmek değil, aynı zamanda kendi kimliğini bulmaktı. 4. Levent, İstanbul’un kalbinde yer alan bir semt adıdır ama bu ismin bir anlamı vardır. Herkesin bilmediği, geçmişin ve geleceğin, kadınların ve erkeklerin bakış açılarıyla şekillenen bir anlam… Levent’in gitmek istediği her yer, ona farklı bir kimlik kazandırdı. Ve bu kimlik, sonunda İstanbul’a, 4. Levent’e gelerek, hayalinde kurduğu geleceği gerçek kıldı.
Sizce, 4. Levent sadece bir semt ismi mi, yoksa hayatımıza anlam katan bir yer mi? Levent’in hikâyesinde olduğu gibi, hayatımızdaki yerler bizim kimliğimizi, kararlarımızı, hayallerimizi nasıl şekillendiriyor? Kendi yolculuklarınızda hangi yerler ve isimler sizi etkiledi?
Hikâyeyi ve soruları düşünerek, yorumlarınızı paylaşmanızı sabırsızlıkla bekliyorum.